19 Nisan 2024, Cuma

Reel Economy

BTSO’da çıta çok yüksek

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası…  Tüm Odaların kuruluş amacı olan; Üyelerinin ortak gereksinimlerini karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleklerin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, üyelerinin birbirleriyle ve halkla olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak, meslek disiplinini, ahlak ve dayanışmasını korumak gibi aynı amaç ve görev çerçevesinde, 6 Haziran 1889 tarihinde kuruldu… O zamanki adı "Bursa Ticaret Odası…" Yer; Koza Han'ın küçük bir odası ve heyecanlı Müslüman, Hıristiyan ve Yahudi iş insanları bir arada…

O yıllarda Bursa herkese yetiyor… Şimdilerde gizli Hristiyan ve Yahudi iş insanları olabilir aramızda… O zamanlar herkes birbirini tanıyor olmalı… Uyum ve hoşgörü yılları…

Oda’nın hizmete başlamasından bu yana tam 129 yıl geçmiş… 6 Haziran 1889 tarihinde yapılan ilk Yönetim Kurulu toplantısına Osman Fevzi Efendi başkan, Kamil Beyefendi başkan vekili olarak katılmışlar. Üyeler Hacı Ali Bey, Kartaki Efendi, Nafız Efendi, Kirkor Efendi, Mehmet Ali Efendi, Bay Kostan Efendi, Nikolaki Efendi ve İshak Efendi. İsimlere dikkat ettiniz mi…  Başkan Osman Fevzi Efendi Oda'nın ilk toplantısını, "Efendiler, miktar-ı kafi ekseriyet mevcuttur (Çoğunluğumuz vardır). İlk içtimai küşat ediyorum (İlk toplantımızı açıyorum). Mesaimizin millet ve memleketimize hayırlı olmasını Cenab-ı Haktan niyaz eylerim" sözleriyle açmış.

BTSO’nun şimdiki Meclis Başkanı Remzi Topuk da hemen hemen aynı sözlerle açıyor toplantıları. Devamlılık bu olsa gerek… Odanın ilk toplantısında Nafiz Efendi ve Papazyan Efendi Müşavirliklere, Elmasyan Efendi de Baş Katipliğe getirilmiş. Eğitimli, yazar-çizer insanlar belli oluyor…

Bu arada Meclis başkanlarının yönetim kurulu başkanı olarak anıldığı yılların ardından ilk yönetim kurulu başkanlığını alan kişi Sait Ete; 1940-1951 yılları arasında görev yapmış… Ardından Baha Cemal Zağra, sırasıyla Hayri Terzioğlu, Hasan Alkoçlar, Kamil Tolon, Abdi Biçen, Hüseyin Sungur, Selahattin Aktar, Ali Osman Sönmez, Mehmet Şener, Mutlu Uraz, Celal Sönmez ve İbrahim Burkay geliyor… En uzun başkanlık 21 yılla merhum Ali Osman Sönmez’e ait. Rekor… İkinci sırada 18 yılla Celal Sönmez geliyor… Baba, oğul 40 yıl yönettiler Oda’yı…

Yazarınız son 30 yılını yakından biliyor Oda’nın. Kimlerle yola çıkıldığını, kimlerin kimlerle kol kola girdiğini, kimlerin son dakika golü yediğini, alımları, satımları, gezileri, danışmanları, ihaleleri, sonuçsuz projeleri, valilerin isteklerini, belediyelerle yaşanan sorunları, bakanların nasıl ikna edildiğini, FETÖ yapılanmasının ayaklarını, İstanbul’un arka bahçesi olmamak için atılan adımları, eğlencelerini, üzüntülerini ve seçim ittifaklarındaki derin çatlak yaratan isimleri…

Gazeteci olarak yansıtma görevim dışında ilişmedim hiç bir yere. Gereği ne ise onu yaptım. Habercilik ile yorumlama arasındaki çizgiyi aşmamaya özen gösterdiğimi sanıyorum. Yıllarca BTSO Meclisi izlemiş bir gazeteci olarak iğneleme ve eleştirme hakkımı hep saklı tuttuğumu da belirtmeliyim. Daha yaşanabilir bir ülke istedim hep. Üretim, paylaşım ve demokrasi içinde ilerleyen bir Türkiye idealim var. Teknolojinin dev adımlar attığı bir çağda halen karasaban kullanan köylü olmasına gönlüm razı değil. Halen kirletici sanayilerin başında gelen tekstil konusunda tedirginim. Akarsularında balık yaşamayan bir Bursa istemiyorum. Dağına, taşına konut yapılan bir kente de aşık olamıyorum. Havası uzun aylar kirli görünen Bursa’ya üzülüyorum…

BTSO Başkanı kim olursa olsun; isteklerim var… Öncelikle hava, su ve tarım alanları konusunda uyarıcı olmalı başkan. Sanayicinin fay hatlarına boca ettiği boyalı suların hesabını sormalı. Araştırmacılar her nerede ise bulunmalı ve teknolojik ürün gamında üretimin önü açılmalıdır

Otonom araçlar çağı geldiğine göre; yerel yöneticilerden öncelikle sensörlü yollara yatırım talep edilmeli, elektrik şarjı için tüm akaryakıt bayileri şimdiden hazırlanmalıdır

Kentin batıya doğru kaydığını biliyoruz; Karacabey ve Mustafakemalpaşa güzergahında atılacak adımlar, Bursa’yı daha fazla yaşanmaz hale getirmemelidir… İlaç sanayi için artık daha fazla geç kalınmamalıdır…

TEKNOSAB başlı başına ileri teknoloji yatırımlarına ayrıldığına göre; kent içindeki alanların yeniden değerlendirilmesinin zamanı gelmiş demektir… Stratejik önem taşıyan savunma sanayinin yeraltı fabrikalara taşınması elzemdir, atlanmasın… Yerli otomobil fabrikası için de hemen yer bulunması ve Ankara’nın ikna edilmesi gerekiyor…

Bakalım 133 kişilik yeni Meclis, bu ağır yükü kime verecek?

Yazarın Diğer Yazıları

Makale Yorumları

Makaleye Ait Yorum Bulunmamaktadır.

Yorum Yazın

CAPTCHA security code
Yorum Gönder

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

yukarı çık